Türkiye Okçuluk Federasyonu Başkanı Abdullah Topaloğlu, Avrupa Şampiyonası’nda takım halinde birinci olarak güçlerini gösterdiklerini söyledi.
AA Spor Sohbetleri’ne konuk olan Abdullah Topaloğlu, Türkiye’nin 2 altın, 1 gümüş ve 3 bronz madalyayla Avrupa Şampiyonası’nda takım halinde birinci olması ve Elif Berra Gökkır’ın Paris 2024 Olimpiyatları kotası almasına ilişkin, “Avrupa Şampiyonası’nda 6 çok kıymetli madalyamız var. Ayrıca bir de olimpiyat kotamız var. Tabii ki kadınlardaki olimpiyat kotası çok önemliydi. Çünkü bu sonuç, olimpiyatlarda karışık takım kategorisinde de yarışma imkanını bize verdi. Mete Gazoz’a eşlik edecek kadın sporcumuz seçilmiş oldu. Türk okçuluğu bu Avrupa Şampiyonası’nda da kalite ve saygınlığını ortaya koydu. Türkiye her zamanki gibi favori olduğunu, rakiplerinin önünde 6 madalyayla takım halinde de birinci olmayı başararak gösterdi.” değerlendirmesinde bulundu.
Topaloğlu, Türk okçuluğunun istikrarlı başarı grafiğinin ardında hangi faktörlerin yattığı sorusuna, “Gerek sportif anlamda gerekse yaptığımız organizasyonlarla dünya okçuluğunda önemli bir yere sahip olduk. Yıllardan beri Türkiye’de yapmış olduğumuz uluslararası organizasyonların kalitesi ve 2013’ten bu tarafa uyguladığımız projeden gelen çocuklarımızın performansı, bizi her yerde favori gösteriyor. Planlı çalışma, doğru malzeme, doğru insan kaynağını güzel bir organizasyonla birleştirdiğinizde, ortaya bu sonuç çıkıyor. Önemli nedenlerden biri de spor disiplini. Şu an dünyada herkesin parmakla gösterdiği, rakiplerimizin çekindiği bir ülkeyiz. Eskiden beri bir Kore üstünlüğü vardır okçulukta ancak Türkiye bunu da aşmış oldu. Artık biz Kore ile (ok) atacağız diye düşünmüyoruz. Kore, Türkiye ile atacağı zaman düşünüyor.” yanıtını verdi.
“Arzu edilirse gelişim modelimizi her federasyonla paylaşırız”
Okçulukta uygulanan gelişim modelinin, Türk sporu için genel bir modele dönüşme ihtimalinden bahseden Topaloğlu, “Programa 13-14 yaş grubuna yönelik çalışmalarla başlıyoruz. Bu modeli yayabiliriz. Bunu Gençlik ve Spor Bakanlığı’mız, Spor Genel Müdürlüğü’müzle de görüşüyoruz. Arzu edildiği takdirde bunu memnuniyetle gösterebiliriz. En başta stratejik plan var. Her olimpiyattan sonra önümüzdeki 4 yılda yapacağımız işlere ait bir stratejik planımız var. Bir anlamda hem okçuluk kamuoyuna hem Türk sporuna bir taahhütname gibi yazılı bir metin. Bunu tartışmaya açıyoruz. Farklı bilgileri değerlendiriyoruz ve ortaya bir iddia koyuyoruz. Hem 2016 hem de 2020’de bu stratejik planın büyük faydalarını gördük.” yorumunu yaptı.
Topaloğlu, teknik ekibin başarılardaki rolüne de değinerek, “Teknik ekibi 2013 yılında kurduk. Bu arkadaşlarımızı bir blok olarak getirdik. Birbirleriyle son derece uyumlu, ilgi alanları farklı, kendine has özellikleri olan arkadaşlarımız. Arkadaşlarımızın büyük bölümü öğretmendi. Bir kere öğretmenlikten istifa ettirdik. Çünkü başka bir görevi varken, bu önemli görevi yerine getirmesi bizim açımızdan uygun değildi. Şu an tamamen Türkiye Okçuluk Federasyonunun emrindeler. Sadece okçulukla uğraşıyorlar.” ifadelerini kullandı.
“Mete, Türk sporuna çok iyi bir örnek”
Mete Gazoz’un da içinden çıktığı sporcu havuzunun önemini vurgulayan Topaloğlu, “Mete Gazoz çok profesyonel, çok başarılı bir sporcu. Mete bizim elimize 12 yaşında geldi, küçük yaşlardan beri tam bir profesyonel olarak davrandı. Antrenörleri ne diyorsa onu yaptı. Mete’nin etrafını fizyoterapist, psikolog, beslenme uzmanı gibi destek elemanlarıyla sardık. Bu kişileri sadece kamplara birkaç saat gelip giden kişiler olarak görmedik. Sporcuyla yaşayan kişiler olarak belirledik. Kampta, ayrıca yarışmalarda da bu destek elemanları sporcularımızla birlikteler. Mete bu profesyonel ortamda yetişti. Dolayısıyla özelliklerini, yeteneklerini kullanma ve fark etme şansını buldu. Bugün karşımızda bir Mete Gazoz gerçeği var. Türk sporuna, sporcularına çok iyi bir örnek. Olimpiyat şampiyonu olduktan bugüne kadar geçen sürede bizden hiçbir farklı talebi olmamıştır.” şeklinde görüş belirtti.
Topaloğlu, Mete’nin olimpiyat, dünya ve Avrupa şampiyonu unvanlarını elinde tutan tek okçu olması hakkında da şunları kaydetti:
“2021, 2022, 2023’te sırasıyla olimpiyat, dünya ve Avrupa şampiyonluğu peş peşe geldi. Yarışmalara yaklaşırken hocaları tarafından formunun ayarlanması gerekiyor. Zaman zaman kamuoyu tarafından ‘Mete’nin formunda bir düşüş mü var?’ sorusunun yöneltildiğini duyuyoruz. Hedef yarışmaya göre ayarlanan bir performans durumu var. Burada hedefimiz Avrupa Şampiyonası’ydı, beklediğimiz de oldu. Sevindirici olan olimpiyatlara yakın bir zamanda Mete’nin formuna kavuşması.”
Tek hedef Paris 2024
Topaloğlu, federasyonun öncelikli hedefleri konusunda ise “Bu yılki hedefimiz tabii ki Paris 2024 Olimpiyatları. Oraya kadar olan organizasyonları, sporcularımızın kendilerini test etme ve eksiklerini belirleme yarışmaları olarak görüyoruz. Bundan sonraki yarışmalarda herhangi bir madalya bekleme durumumuz yok. Bu süre içinde çok uluslu kamplarımız var. Fransa, İngiltere, Almanya ve Uzak Doğu ülkeleriyle birlikte sık sık Türkiye ile yurt dışında kamp yapıyoruz. Bunlar devam edecek. Olimpiyatların 15 gün öncesinde takımımız Almanya’ya gidecek. Son 15 günde Almanya Milli Takımı ile orada kamp yapacağız. Bütün hedefimiz artık olimpiyatlar.” diyerek sözlerini tamamladı.
GÜNDEM
30 Aralık 2024SPOR
30 Aralık 2024GÜNDEM
30 Aralık 2024SPOR
30 Aralık 2024SPOR
30 Aralık 2024GÜNDEM
30 Aralık 2024GÜNDEM
30 Aralık 2024